Trading Sohbetleri 1 | Gemiyi Değil, Denizi Hayal Etmek
Bir okçu, kazanacağı ödüle odaklandığı anda, artık odaklanması gereken iki şey vardır: ödül ve hedef.
Gemiyi Değil, Denizi Hayal Etmek
Küçük Prens derler bir kitap vardır, okumayanınız azdır, duymayanınız daha da azdır diye tahmin ederim.
Yukarıdaki beyefendi, bu kitabın yazarı, Fransız Pilot Antoine de Saint-Exupery.
Küçük Prensi okuduğum ve bu beyefendinin kendisiyle ilgili araştırmaya başladığım zamanlar, hayatın cilvesidir ki, Trading’te de kendimi sorguladığım dönemlere denk geldi.
Bir süre FX piyasasında Scalping, bir süre Borsa İstanbul’da Day Trading, 3 ileri 2 geri, 2 ileri 3 geri, çeşitli kafa karışıkları, zombileşme derken,
“değiyor mu ya Trading’e harcadığım tüm bu zamana?” sorusunun soğuk yüzünün yüzüme ürpertici şekilde vurduğu yıllar.
O zamanlar “değmiyor abi, değmiyor” demiş olacağım ki, 6-7 ay sürecek bir “işlemsizlik dönemi” kararı aldım.
Bu dönem sonrası piyasaya belki de hiç dönmeyecektim.
“Trading işi bana göre değilmiş” deyip, başka konularda uzmanlaşmaya ayıracaktım zamanımı.
İşte bu beyefendinin, yani Antoine de Saint-Exupery’nin o önemli cümlesiyle de o sıralar karşılaşmış olmalıyım.
Kendisi der ki,
“Eğer bir gemi yapmak istiyorsanız, insanları toplayıp, iş bölümü yapıp, zorla emir yağdırmak yerine, onlara sonsuz denizin ve sınırsız özgürlüğün hayalini kurdurun”
Bu cümle kafamda bazı eski noktaları birleştirmiş ki, “yola çıkma amacım yanlış sanırım” diye düşündüğümü hatırlıyorum.
O ana kadar hep “para kazanmak, zengin olmak, daha iyi yaşamak” amaçlarıyla Trading yapıyordum.
Bu cümleyle birlikte, düşünce yapımı para kazanmaktan, yetenek kazanmaya kaydırmam gerektiğini anladım.
Paranın bizi yeteneğe götürme ihtimalinin, yeteneğin bizi paraya götürme ihtimalinden daha az olduğunu anladım.
İşlemsizlik kararı aldığım 6-7 ay içerisinde, önemini o ana kadar kavramadığım ama aslında Trading’in diğer bacaklarından çok daha fazla önemli olan bir konuya, Trade Psikolojisine eğilmeye karar verdim.
Van Tharp ile, Mark Douglas ile, Brett N. Steenbarger ile tanışmalarım hep o dönemlerdi.
Sonunda, Trading performansımda eksik olan yapbozu bulmuştum.
6-7 ay içerisinde bu konuyla ilgili çok fazla kitap okudum, çok fazla forum gezdim, çok fazla araştırma yaptım.
Sonra dönüp piyasaya, öğrendiklerimi pişirdim.
Bir kaç ufak dokunuşla, harika bir yemek yaptım.
O yaptığım yemeği, 6-7 yıl geçti, hala zevkle ve lezzetle yerim.
Demem o ki, eğer “Trading’de yapılabilecek her şeyi yaptım, öğrenilebilecek her şeyi öğrendim, ancak halen başarılı olamıyorum” diyorsanız, bir de Trade Psikolojisi tarafına eğilin.
Trade psikolojisi, size gemiyi değil denizi hayal etmeyi öğretecek. Çünkü mevzu gemiyi tasarlamakta değil, denize açılmakta.
Bİ BLOG’dan Yazı Önerilerim
Borsanın İzinden BLOG’un neredeyse 3. yılını doldurdum.
Şöyle bir bakıyorum da, onlarca yazı, onlarca ücretsiz ders, bir sürü tecrübe aktarımı ve yüzbinlerce kelime yazmışım.
Bİ BLOG, İnternet üzerindeki muhtemelen en geniş Türkçe trading kaynağı.
Özellikle Trading Psikolojisi kategorisi tam bir hazine.
İşte bu ilk Trading bültenimde, Trading Psikolojisi alanında sizler için özenle seçtiğim 3 güzel (eski) yazımı paylaşacağım.
Bİ Atölye Hakkında
Şuna inanıyorum: zengin ile yoksulun farkını ortadan kaldıran en önemli şey iyi bir eğitimdir.
Bu ülkede geçmişte devlet eliyle çok iyi eğitim veren okullar mevcuttu.
Pek çok büyüğümüz ve belki de bizler, bu iyi eğitimleri bizlere veren okullar sayesinde, bazı “doğuştan şanslı” kişilerle aramızdaki farkı kapattık.
Sıfırdan başlayıp çok iyi kariyerler yapan, çok iyi okullardan mezun olan, dünya çapında önemli yerlere gelen veya lokalde çok başarılı işler yapan onlarca kişi gördük.
Ancak yeni neslin böyle bir imkanı yok, bir müddet de olmayacak.
Artık ne yazık ki “kaliteli eğitimin” bilinçli bir şekilde rafa kaldırıldığı, devletin bilerek ve isteyerek “içeriksiz eğitim” verdiği bir döneme denk geldik.
Herkes de çocuklarına veya kendine iyi eğitim aldırabilecek kadar bütçeye sahip değil.
Ancak,
Halen zenginlerle arayı kapatabileceğimiz bazı yöntemler ve bizi bu yöntemlerle ilgili iyi eğitecek bazı eğitmenler/atölyeler var.
Finansal piyasalarda işlem yapmaya hep bu gözle baktım.
Finansal piyasalar, benim gözümde, toplumun şanslı, zengin ve ayrıcalıklı kesimiyle arayı kapatmamı sağlayacak bir araçtı.
Öyle de oldu.
Finansal piyasalarda yaptığım işlemler sayesinde gün geçtikçe daha çok kazandım, o kesimle aram gittikçe kapandı, hala da kapanmaya devam ediyor.
Bunu yapabilen ve bunu yapmanın zorluğunun bilincinde olan biri olarak, Bİ Atölye’yi açmak ve bildiğim-başardığım şeyin eğitimini diğerlerine vermek benim için zorunluydu.
Bİ Atölyeyi, tam da bu amaçla kurdum, 2. yaşına getirdim.
Bİ Atölye sayesinde, şu ana kadar yüzlerce kişi yukarıda bahsettiğim farkı kapattı, yüzlerce kişi hayal ettiğinin çok ötesinde kazandı, yüzlerce kişi alternatif bir hayat kurdu, hayallerini gerçekleştirdi.
Bunlardan biri de siz olabilirsiniz.
Eğer hala ziyaret etmediyseniz, Bİ Atölye ana sayfasını ziyaret edin. Bilgi alın, örnek derslerimi izleyin, öğrenci yorumlarını okuyun, katılacağınız topluluğun Telegram gruplarını inceleyin.
Gittikçe zorlaşan ülke şartlarında, finansal piyasalarda bilinçli işlem yapabilme becerisi artık elzemdir.
Bu dönemi ıskalamayın.