AA30 | Yılgınlık ve Sinmişlik Üzerine Sohbet

"Demir olsam çürürdüm. Toprak oldum da dayandım."

Oct 28, 2023

Yaşar Kemal adında bir efsane — Yaşar Kemal

“Yılmış Adam Allahın Makbul Kulu Değildir”

Merhaba, ben sizi yine yükseltmeye geldim.

İnce Memed romanında, Yaşar Kemal, yılmış ve sinmiş köy halkı hakkında Köy İmamı Ferhat’ı şöyle konuşturuyor:

“Yılmış adam Allahın makbul kulu değildir. Yılmış, korkmuş, ürkmüş insan kadar kötü bir mahluk yaratmamıştır yaradan. Dünyada cehennemden hiç çıkmayacak, ebedi yanacak bir yaratık varsa, o da yılmış adamdır. Allahın en aşağı kulu korkmuş adamdır. Korkmuş adam insanlığın yüz karasıdır.”

Bazen insan girdiği çukurun derinliğine kendi bile inanamıyor. Öyle derine düşüyor ki insan, çabalayıp çıkmak mümkün gelmiyor.

“En iyisi şu köşede uyuyayım” diyorsun, iyi bir uykunun geçiremeyeceği hiçbir şey yok zannediyorsun.

Uyandığında içindeki fili daha da büyümüş buluyorsun, öyle bir çukur.

Böyle bir sinmişlikle, böyle bir yılmışlıkla yine ancak kişinin kendi iç enerjisi savaşabiliyor. Hayata tutunabilme isteği savaşabiliyor. Yaşam arzusu, yaşam tutkusu savaşabiliyor. Daha iyi yaşamaya dair yüksek iştahımız savaşabiliyor.

Ancak heyhat ki, bildiğimiz düzen bu arzuyu ve bu tutkuyu ve bu iştahı bile üstü kapalı da olsa “ötekileştirmiştir”.

Arzu ve iştah bize hep günahlar getiren duygular olarak tariflenmiştir.

Aslında arzu, tutku ve iştah her fırsatta kaçınmamız gereken bir iblis değildir. Bu hislere karşı hislere karşı suçlu hissetmemize gerek yoktur.

Spinoza’ya göre bizim sudan haz alan balıklar gibi, hayattan haz almayı öğrenmemiz gerekir.

İyi hayatın kendisinden başka bir ödül, kötü hayatın kendisinden başka da ceza yoktur.

Ne olursa olsun, tüm sıkıntılara inatla direnmek, belki sıkıntıların bile içinde bizi geliştirecek, güçlendirecek ve sıkıntılar gidince bizi bir adım ileriye atacak şeyler bulabilmek asıl yetenektir.

Yine İnce Memed’den, Hürü Ana, tüm yaşadıkları sıkıntılara rağmen hala ayakta kalmasını şu tek cümleyle anlatıyor:

Demir olsam çürürdüm. Toprak oldum da dayandım.

Toprak olup dayanacağız ve yine çiçeklerimiz açacak, dostlar. Eğer çiçekleriniz zaten açmışsa, onlara iyi bakın.

“Hüseyin beyhude ah etme naçar, bir kapı örterse birini açar, buna dünya derler hepisi geçer, hangi günü gördün ki, akşam olmamış, kaç geceyi gördün ki, sabaha varmamış.”

“Şimdinin Gücü” kitabında Eckhard Tolle şöyle diyor:

Sizin bilinç düzeyinizin en iyi göstergesi, yaşam mücadeleleriyle, zorluklarla nasıl başa çıktığınızdır. Bu mücadeleler yoluyla bilinçsiz bir insan daha da derin bir biçimde bilinçsiz hale gelme ve bilinçli bir insan daha yoğun bir biçimde bilinçli hale gelme eğilimi gösterir. Siz bir mücadelenin sizi uyandırmasını da izin verebilirsiniz, daha derin bir uykuya çekmesine de.

Güzel Haber: Yapbozu Birleştirebilmeniz İçin Ücretsiz Bir Eğitim

Uzun zamandır yapmayı istediğim ancak bir türlü zaman bulamadığım bir şeye, sizlere ücretsiz bir tanışma eğitimi hazırlamaya sonunda zaman buldum.

Teknik Analiz denizindeki ufak bir kumdan, “Tek Çizgiyle İşlem Stratejisinden” bahsettiğim neredeyse 5 saatlik bir eğitimi hazırlayıp sizlerin beğenisine sundum.

Eğitim tamamen ücretsiz ve anında katılıma açık.

Aşağıdaki butona tıklayarak ilgili sayfaya gidebilir, eğitime kayıt olabilirsiniz.

Unutmayın, eğitime kayıt olmak için önce Atölye’den üyelik açmanız, sonrasında eğitim sayfasında “ÜCRETSİZ” yazan kısmın sağındaki yerden “bu eğitimi satın al” tuşuna basmanız gerekiyor.

Böylece eğitim hesabınıza tanımlanacak ve erişime açılacak.

Tıkla:

Ücretsiz Eğitimim Hakkında Bilgi Al

Aklımın Akışı bülteninin 30. sayısının sonuna geldik.

Tüm desteğin için teşekkürler. Eğer bu bülteni sevdiysen LIKE’lamayı ve aşağıdaki butona basarak yorum yazmayı unutma.

Aklımın Akışı - İbrahim Babadağı

Discussion about this post